28 Ağustos 2007 Salı
Rab Balarama ki Jaya!
27 Ağustos 2007 Pazartesi
Güneş ve Karanlık...
Krişna’yı daima zihinlerimizde tutmalıyız, çünkü Krişna güneş gibidir. Bu bizim Back to Godhead dergimizin sloganıdır. Krişna tıpkı göz alıcı güneş ve maya, cehalet tıpkı karanlık gibidir. Güneş var olduğunda karanlık olamaz. Böylece eğer kendimizi daima Krsna Bilincinde tutarsak cehaletin karanlığı ile etkilenmez bunun yerine Krişna’nın parlak ışığında daima özgürce yürürüz.
25 Ağustos 2007 Cumartesi
Hakiki Bilginin Önemi...
21 Ağustos 2007 Salı
Sravanam, Sravanam Kirtanam...
Krsna hakkında duyarsak, benim ne olduğum önemli değildir fakat sadece Krişna’yı duyarak, Krsna hakkında duyarak dindar aktivitelerden meydana gelen bazı eylemleri elde ederim. Tıpkı Bhagavata-saphata’da olduğu gibi. Bir hafta içerisinde siz, hiç kimse Bhagavata’nın ne olduğunu anlayamaz. Ve konuşmacı da ne konuştuğunu bilmez. Fakat bir şekilde onlar Krişna hakkında duyarlar, bazı dindar hareketlerden meydana gelen sonuçlar vardır. Bu bir gerçektir….
Böylece, srnvatam sva-kathah krsnah punya-sravana- kirtanah [SB 1.2.17]. Eğer kendimizi meşgul edersek... Caitanya Mahaprabhu bu yöntemi kabul etti, sadece duymak. Bu kabul edilen yötemdir, sravanam, sravanam kirtanam....Bu sebeple, Caitanya Mahaprabhu insanlara şu veya bu şekilde Krişna hakkında duymaları için şans verilmesi gerektiğini kabul etti. Bütün hepsi budur...
Şrila Prabhupada’nın 28 Ekim 1972’de Vrndavana’da verdiği konferanstan bir alıntıdır.
20 Ağustos 2007 Pazartesi
Yüce Şahsiyet...
19 Ağustos 2007 Pazar
Hepimiz Günahkarız...
Hepimiz günahkarız. Bir yaşamdan bir diğerine, günahlar işledik ve bu beden, bu maddi beden günahkar olduğumuzun kanıtıdır. Dereceler farklı olabilir fakat maddi bir bedene sahip kimse günahkardır. Böylece hepimiz günahkarız fakat sadece duyarak...
Duymak, bu duymak hayatın insan formunda mümkündür. Fakat kedi ve köpekler bile eğer duyarlarsa, hatta ağaçlar, karıncalar ve böcekler de duyarsa onlarda faydalanacaklardır Bu transandantal titreşimdir. Biz insanlar Krişna hakkında duyarız, “Krişna böyle bir şeyler diyor” şeklinde anlayabiliriz fakat küçük bir çocuk ya da bir hayvan hatta ağaçlar, böcekler eğer onlar bu Hare Krsna mantrasını duyarlarsa, faydalanacaklardır. Faydalanacaklardır. Bu gerçektir.
Şrila Prabhupada’nın Şrimad Bhagavatam 1.2.17 üzerine Los Angeles’te 20 Ağustos 1972’de verdiği konferanstan bir alıntıdır.
18 Ağustos 2007 Cumartesi
Bhaktinin Başlangıcı...
17 Ağustos 2007 Cuma
Herkes İçin...
14 Ağustos 2007 Salı
Tek Bir Aktivite...
Bu ülkenin hem kızlar hem erkeklerden oluşan daha genç kesimi, artık bu harekete büyük ilgi duyuyorlar. Hiç kast, din ya da milliyet ayırt etmediğimizi duymaktan memnun olacaksınız. Böylece eğer tüm insan ırkını tek bir din, bir kutsal metin, bir mantra, bir aktivite altında birleştirecek bir olasılık var ise, o zaman bu hareket aktif olacaktır. Bizim misyonumuz tek Tanrı, Şri Krişna, tek kutsal metin Bhagavad-Gita, tek mantra HARE KRİŞNA HARE KRİŞNA KRİŞNA KRİŞNA HARE HARE, HARE RAMA HARE RAMA RAMA RAMA HARE HARE ve Rab Krişna’ya hayat, zenginlik, akıl ve kelimeler ile hizmet etmek adına tek bir aktivitedir.
1 Şubat 1968’te Los Angeles’te yazılan bir mektuptan alıntıdır.
12 Ağustos 2007 Pazar
Patitapavana...
11 Ağustos 2007 Cumartesi
Hatırlamak...
Hepsi budur. Eğer bir kimse sadece bu tekniği öğrenir ve samimiyetle kendisini Rabbe teslim ederse, yolu hemen açılır. Bunlar bir Vaişnava’nın felsefik düşünceleridir.
5 Ağustos 2007 Pazar
Gerçek sorular...
Mutsuzluk istemiyorum ama mutsuzluk geliyor. Ölüm istemiyorum ama ölüm geliyor. Hastalık istemiyorum ama hastalık geliyor. Yaşlı bir adam olmak istemiyorum ama yine de yaşılık geliyor. Bu şeylerin zorla gelmesindeki sebep nedir? Bilmiyorum fakat bunlar gerçek problemlerdir. Aşırı sıcak istemiyorum ama aşırı sıcak var. Neden? Bu şeyleri kim yerine getiriyor? Bne bu sıcağı istemiyorum: Ben ne yaptım ki? Sadece ciltlerce kitap yazmak ve yeşillik üzerine çalışmak değil, bunlar gerçek sorulardır. Bu enerjinin boşa harcanmasıdır. Kendinizi çalışın.
3 Ağustos 2007 Cuma
Maddi İllüzyon Okyanusu...
“Krişna, ben bu şekilde ıstırap çekiyorum. Maddi illüzyonla çalkalanan bu okyanusa düştüm. Nazikçe beni buradan al. Şimdi anlıyorum ki, Atlantik Okyanusu’na atılıyormuş gibi, basitçe buraya konuldum. Atlantik Okyanusu’nda bir kimliğim olmayabilir, fakat çalkalanan okyanusa tabiyim. Gerçekte, ben spiritüel bir kıvılcım, Senden düşen bir parçanım. “